Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Vergi İdaresi Tarafından Kamu Borçlusu Adına Düzenlenen Ödeme Emrinin Sonuçları

İmdat TÜRKAY

Vadesinde ödenmeyen kamu alacaklarının Vergi İdaresi tarafından borçludan takip ve tahsili, ödeme emrinin düzenlenmesi ve borçluya tebliği ile başlamaktadır. Ödeme emrinin tebliği gerek idare, gerekse borçlu açısından birçok hukuki sonuçlar doğurmaktadır.

Bu çalışmada, idarenin cebri takip ve tahsilat işlemlerini başlatan ödeme emrinin düzenlenmesi, borçluya tebliği ve ödeme emrini tebliğ alan borçlunun yasal olarak belirlenmiş olan yükümlülükleri ve hakları incelenecektir.

Kamu Alacaklısı, Kamu Borçlusu, Ödeme Emri, Ödeme Emrinin Tebliği, Ödeme Emrine Dava Açılması, Mal Bildirimi,

The follow up and collection of overdue taxes from debtor by Tax Administration begin with the issue of payment order and notification to the debtor. There are many legal results of notification of payment order for both administration and debtor.

In this study, issue of the payment order initiating Administration’s executing proceeding and collection process, notification to the debtor and legal duties and rights of the debtor receiving the notification of payment order will be examined.

Public Debtee, Public Debtor, Payment Order, Notification of Payment Order, File a Lawsuit against Payment Order, Declaration of Assets.

I. GİRİŞ

Devlet alacaklarının tahsilini sağlamak ve bu konuda gerekli tedbirleri almak görevi, 5345 sayılı Gelir İdaresi Başkanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun1ile kurulan Gelir İdaresi Başkanlığına verilmiştir. Gelir İdaresi Başkanlığı; toplumsal refahın artırılmasına destek sağlamak üzere yeterli geliri; adalet, tarafsızlık, verimlilik ilkeleri çerçevesinde toplamak, vergi sisteminin basitleştirilmesi ve uyumun artırılmasına katkıda bulunmak ve mükellefe kaliteli hizmet sunmak misyonu2 ile anayasal bir görev olan vergi toplama işlevini yerine getirirken etkin vergi idaresi olma anlayışı çerçevesinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun (AATUHK) uygulamasını yapmaktadır.

Kamu alacağı için düzenlenen ödeme emrinin hukuki açıdan sahip olması gereken unsurların mevcudiyeti halinde cebren tahsil işlemlerini başlatacağından borçluya yapılan son uyarı olup; gerekli şartları taşımayan ödeme emrinin iptali için borçlu tarafından vergi/idare mahkemesinde açılacak davanın kazanılması durumunda ise idari bir işlem olan ödeme emrinin iptal edilmesi söz konusu olabilmektedir. Vergi İdaresi tarafından 6183 sayılı Kanun kapsamında ödeme emrinin düzenlenmesi, gerek kamu borçlusu gerek kamu alacaklısı olan taraf için çok önemli hukuki sonuçları olan bir sürecin başlangıcı olmaktadır. Bu çalışmada, kamu alacağının tahsili için vergi idaresinin tek taraflı olarak yapmış olduğu idari bir işlem olan ödeme emri düzenlenmesi ve borçluya tebliğ edilmesi işleminin, idare ve borçlu açısından hukuki sonuçları incelenecektir.

II. 6183 SAYILI KANUNUN KAPSAMI

Kamu alacaklarının takip ve tahsili, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre yapılmaktadır. Alacaklı amme idareleri; Devlet, il özel idareleri ve belediyelerdir. Kamu alacağının takibinin ve tahsilinin 6183 sayılı Kanuna göre yapılması için kamu alacağının, Devlete, İl özel idarelerine ve belediyelere ait olması gerekmektedir. Devlet tüzel kişiliğini oluşturan kamu idareleri, genel bütçeye dahil kamu idareleridir. 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu,3Devlet tüzel kişiliğini oluşturan kamu idarelerini Kanuna ekli (I) sayılı cetvelde göstermiştir. İl özel idarelerine ilişkin hükümler, 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanununda, belediyelere ilişkin hükümler ise 5393 sayılı Belediye Kanunu4ile 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununda düzenlenmiştir. 6183 sayılı Kanun kapsamına Devlete, il özel idarelerine ve belediyelere ait;