Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Kanun Yararına Bozma Kararının 
Hukuki Sonuçları

Mehmet Akif TUTUMLU

I. Kanun Yararına Temyizin Hukuki ve Yasal Temeli

Kanun yolu açık olan hükümler bakımından istinaf veya temyiz denetimi, olağan kanun yollarını ifade eder. İstinaf denetiminde maddi vakıa ve hukuki yönden; temyiz incelemesinde ise hukuki yönden ilk derece mahkemesi kararındaki hukuka aykırı hususlar tespit edilerek bunların giderilmesi, başka deyişle kararın hukuka uygun hale getirilmesi sağlanır.

Ne var ki miktar itibarıyla bazı hükümler1 verildiği anda kesin olduğu gibi, bazı hükümler kanun yolu açık olmakla beraber, tarafların bu yola gitmemeleri sebebiyle kesinlik kazanır. Kesin hüküm, adli gerçeği ifade eder ve kural olarak bu tür hükümlere müdahale edilemez. Ancak bu hükümlerde bazen yürürlükteki hukuka aykırı unsurlar bulunabilir. Örneğin somut olayda uygulanması gereken sözleşmenin tâbi olduğu hukuki rejim, zamanaşımı hükümleri, hak düşürücü süreler yanlış şekilde yorumlanmış ve uygulanmış olabilir. Olağan denetim yolu kapalı olduğundan, bu tür hatalı kararların tespit edilip, başka davalarda tekrarlanmaması için bir hukuki yolun ihdası gereklidir. İşte kanun yararına temyiz, bu sebeplerle kabul edilmiş bir olağanüstü kanun yolu (temyiz) kurumu olup, bu kurum sayesinde, belli koşullar dahilinde, ilk derece mahkemelerince verilmiş olan kararlardaki yürürlükteki hukuka aykırı unsurların tespiti; doğru yorum ve doğru uygulama şeklinin açıklanması ve bunun tüm ülke sathında ilân edilmesi sağlanmış olur.

Kanun yararına temyize ilişkin 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 363’üncü maddesinin (Değişik: 20.7.2017 - 7035/33 md.)2 birinci fıkrası hükmü şöyledir: