Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

4857 Sayılı İş Kanunu Bağlamında Kısmi Süreli Çalışma ve Bu Çalışmanın Özel Biçimleri

Part-Time Employment in the Scope of Labour Law No. 4857 and the Special Types of This Employment

Arkın GÜNAY

4857 sayılı İş Kanunu’nun yürürlüğe girmesiyle birlikte, çalışanların mağduriyetini önlemek amacıyla hukukumuzda yeni bir iş ilişkisi türü olarak “kısmi süreli çalışma” düzenlenmiştir. Nitekim İş Kanunu’nun 13. maddesi kapsamında ve “Kısmî süreli ve tam süreli iş sözleşmesi” başlığı altında bu çalışma biçimi yasal olarak tanımlanmıştır. Buna göre, kısmi süreli iş sözleşmesi işçinin normal haftalık çalışma süresinin, tam süreli iş sözleşmesiyle çalışan emsal işçiye göre önemli ölçüde daha az belirlenmesi durumunda söz konusu olan bir iş sözleşmesi türüdür. Çalışmamızda kısmi süreli çalışmanın tanımı ve buna ilişkin İş Kanunu hükümlerini inceleyeceğiz. Ayrıca, kısmi süreli çalışmanın özel görünümlerine de değineceğiz. Bu çerçevede kısmi süreli çalışmanın yasal düzenlemesine karşı ileri sürülebilecek eleştiriler üzerinde durulacak ve eksiklikler tartışılacaktır.

4857 Sayılı İş Kanunu, Kısmi Süreli Çalışma, Çağrı Üzerine Çalışma, İş Paylaşımı.

Within the Labour Law No. 4857 entered into force, the Turkish law regulated part-time work, a new type of work, to protect employee from sufferings. Moreover, this type of employment contract is recognized in legal terms under the title of “part-time and full-time employment contracts” in section 13 of the Labour Law. Accordingly, part-time employment contracts defines a part-time worker’s normal weekly hours significantly less than a normal full-time worker. In this study, the part-time employment contracts and the sections of the Labour Law with respect to part-time employment contracts shall be examined. In addition, we will touch upon special occasions of part-time employment. Moreover, both the objections that may be brought forward against the legal regulation of part-time employment, and the defects in terms of the regulation of part-time contracts will be analysed in this study.

Labour Law No. 4857, Part-Time Employment, On Call Work, Job-Sharing.

GİRİŞ

Sanayi Devrimi sonrasında çalışma hayatında ilk başta egemen olan iş ilişkisi türünde işçi, özellikle belirsiz süreli iş sözleşmesine dayanarak, tam gün süreli çalışan ve buna bağlı biçimde sözleşmeden doğan haklarını (ücretli izin, hafta tatili, kıdem tazminatı vs.) kullanan bir kimse olarak görülmüştür. Bu tür iş ilişkisi “normal (klasik) iş ilişkisi” ve bu tür işçiler “çekirdek işçi” (core worker) olarak isimlendirilmiştir.1

İkinci Dünya Savaşı sonrasında ise, teknoloji ve ticaretin hızla gelişmesi, ticari rekabetin artması ve ortaya çıkan küreselleşme olgusu neticesinde, ülkelerde yeni işletme ve iş organizasyonları önem kazanmaya başlamıştır. Keza çalışanların iş hayatındaki beklentileri ve talepleri de anılan bu değişimlerle birlikte artmıştır. Bunun neticesinde, “esnek (atipik) iş ilişkileri” denilen kısmi süreli, çağrı üzerine çalışma, tele çalışma gibi yeni çalışma biçimleri çalışma yaşamına girmiştir.2

Günümüzde ise,”çekirdek” işçilerin normal (klasik) çalışma biçimine uygun olarak tek bir işyerinde, tek bir işverene hem hukuki hem de iktisadi açıdan bağımlı olarak gerçekleştirdiği çalışma biçiminin dışında yer alan esnek iş ilişkileri çalışma hayatında hızla yaygınlaşmıştır. Özellikle bu tür iş ilişkilerinin önemli bir türü olan “kısmi süreli”, ve “geçici süreli” çalışmaya dayalı istihdamda, “çevresel işgücü” (peripheral employment) kapsamında çalışan işçilerin sayısı Avrupa ülkelerinin çoğunda önemli ölçüde artmıştır.3