Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Finansal Hizmetlere İlişkin Mesafeli Sözleşmeler

Distance Marketing of Financial Services

Ece BAŞ SÜZEL

Finansal hizmetlere ilişkin mesafeli sözleşme kurulması özel olarak tüketicinin korunması gereken bir alandır. 2002/65 sayılı AB Yönergesi bu konuda sadece bazı genel sınırlar çizmektedir; zira detaylı düzenlemeler pek çok finansal hizmet için, bu hizmetlere özgü çıkarılmış Yönergelerde bulunmaktadır. Finansal hizmetlere ilişkin de olsa ortada mesafeli bir sözleşme olduğu için en önemli koruma mekanizmaları her tür mesafeli sözleşmede olduğu gibi ön bilgilendirme yükümlülüğü ve cayma hakkıdır. Türk hukukunda, TKHK m. 49 ve Finansal Hizmetlere İlişkin Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği de AB mevzuatı esas alınarak düzenlenmiştir.

Finansal Hizmetlere İlişkin Mesafeli Sözleşmeler, Cayma Hakkı, Ön Bilgilendirme, Uzaktan İletişim.

Distance marketing of financial services is a special area in which consumers shall be protected. The European Union’s Directive nr. 2002/65 does only sets some general boundries regarding distance marketing of financial services due to the fact that most of the financial services are already regulated in special EU Directives. Since it is a distance contract after all, the most important protection mechanisms are still pre-contractual information duties and right of withdrawal. In Turkish law, Consumer Protection Code art. 49 and secondary legislation are grounded on EU legislation.

Distance Marketing of Financial Services, Right of Withdrawal, Pre-Contractual Information, Distance Communication.

I. ÖZEL DÜZENLEME YAPMA GEREĞİ

Finansal hizmet, Yönetmelik m. 4 (a) bendi gereği, her türlü banka hizmeti, kredi, sigorta, bireysel emeklilik, yatırım ve ödeme ile ilgili hizmetlerini ifade etmektedir. Finansal hizmetlere ilişkin mesafeli sözleşme ise, aynı maddenin (b) bendi gereği, finansal hizmetlerin uzaktan pazarlanmasına yönelik olarak kurulmuş bir sistem çerçevesinde sağlayıcı ile tüketici arasında uzaktan iletişim araçlarının kullanılması suretiyle kurulan sözleşmeleri ifade etmektedir.

Tüketicilerin bu sözleşmelere karşı özel olarak korunması gerekir. Bunun temel sebebi, bu sözleşmelerin mesafeli yolla kurulmasıdır. Ancak hem AB hukukunda hem de Türk hukukunda, mesafeli sözleşmelere özgü kurallar, finansal hizmetlere ilişkin mesafeli sözleşmeleri açıkça kapsam dışında bırakmaktadır1. Oysa finansal sözleşmeler, gayrimaddi yapıları nedeniyle, mesafeli yolla kurulmaya çok müsaitlerdir2. Bu nedenle finansal hizmetlere ilişkin mesafeli sözleşmeler, mesafeli sözleşmelerden ayrı şekilde, AB’de 2002/65 sayılı Yönerge ile, Türk hukukunda ise TKHK m. 49 ve Finansal Hizmetlere İlişkin Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği ile özel olarak düzenlenmektedir.

Öncelikle, mesafeli sözleşmelerde, tüketici ile sözleşme kurulmasında sorun doğuran unsur, sözleşmelerin kurulması yöntemiyle ilgilidir3. Finansal hizmetlere ilişkin mesafeli sözleşmelerde de aynı sorun vardır ve buna ek olarak, sözleşme konusunun tüketiciyi ciddi sorumluluk altına sokma riski söz konusu olur. Bu sözleşmelerde, tüketici, bir uzaktan iletişim aracı ile sözleşmeyi kurmakta ve tacir ile karşı karşıya gelmemektedir. Böyle durumlarda tüketicinin bu sözleşme ve sözleşme konusu edim hakkında yeterli bilgiye sahip olamaması riski gündeme gelir4. Yüz yüze satışlarda bile tacir ile tüketici arasında var olan bilgi asimetrisi göz önünde bulundurulduğunda, mesafeli satışların özel olarak düzenlenmesi gereği açıkça ortaya çıkar. Dolayısıyla aslında mesafeli sözleşmelere ilişkin kurallar, tüketici hukukunda normalde var olandan daha yoğun yaşanan bir bilgi asimetrisi sorununu çözmeye yöneliktir5. Bu bilgi asimetrisi, şüphesiz tüketicinin rasyonel bir irade oluşturamaması ile sonuçlanabilir ki asıl problem budur6.