Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Prof. Dr. Erol CİHAN Özgeçmiş

Prof. Dr. Erol CİHAN, 1933 yılında Edirne’de doğmuştur. İlk, orta ve lise öğrenimini Edirne’de tamamlamıştır. 1958’de İstanbul Hukuk Fakültesi’ndeki hukuk öğrenimini pekiyi derece ile tamamlamış ve aynı yıl İstanbul Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Kürsüsü’ne asistan olarak atanmıştır. Dönemin ve Türk ceza hukukunun duayen hocaları Ord. Prof. Dr. Dr. Sulhi DÖNMEZER, Prof. Dr. Nurullah KUNTER, Prof. Dr. Sahir ERMAN’ın yanında yetişmiş, onlardan feyz almıştır.

1965 yılında “Ceza Muhakemesi Hukukunda Sanığın Sorgusu” adlı teziyle hukuk doktoru, 1971 yılında “Ceza Hukukunda Fiili Hata” adlı tezi ve diğer çalışmalarıyla ceza hukuku doçenti, 1977 yılında ise “Cebir Kullanma Cürmü” başlıklı profesörlük takdim tezi ve diğer çalışmalarıyla ceza hukuku profesörü unvanını almıştır.

İstanbul Hukuk Fakültesi’nde yaş haddinden emekli olana dek, ceza hukuku genel hükümler, ceza hukuku özel hükümler, ceza muhakemesi hukuku, Türk dili, İnkılap Tarihi derslerini kırkiki yıldan uzun bir süre boyunca vermiştir. Prof. Dr. Erol CİHAN, öğretim üyeliğinin yanında, üniversitede birçok idari görevde de bulunmuştur. Bunlardan bazıları Ceza Hukuku ve Kriminoloji Enstitüsü Müdürlüğü, Senatörlük, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü Müdürlüğü’dür. Öğretim üyeliğinin yanında, özellikle 90’lı yıllardan itibaren avukatlık da yapmış ve önemli ceza davalarında görev yapmıştır. Ancak bunu yaparken de, hiçbir zaman bilim insanı sorumluluğunu unutmamış ve bir gün dahi kutsal saydığı bilim insanlığı, öğretim üyeliği görevini ihmal etmemiştir. Ceza hukuku hocalığının yanında, Ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e minnet borcunu ödemek için, yıllarca Türk İnkılap Tarihi dersleri vermiş, İnkılap Tarihi Enstitüsü Müdürlüğü yapmış, ve sadece İnkılap Tarihi alanında 70’i aşkın yüksek lisans ve doktora tezine danışmanlık yaparak, ulaşılması güç bir rekora imza atmıştır. Ceza hukuku ve İnkılap Tarihi alanında birçok bilimsel eser vermiş, ulusal ve uluslararası toplantıya katılmıştır, yıllarca bilirkişilik yapmıştır. Birçok sivil toplum kuruluşunda kurucu ve yönetici olarak görev yapmıştır. Özellikle Türk Ceza Hukuku Derneği’nin, Mustafa Kemal Derneği’nin kuruluş ve işleyişinde çok ciddi emek vermiştir.