Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi

Lifelong Support Agreement

Şebnem AKİPEK ÖCAL

Türk Hukuku’nda özellikle yaşlı bireylerin kişisel bakımlarını karşılayamadıkları hallerde sıklıkla ölünceye kadar bakma sözleşmesi kurma yoluna gittikleri sıklıkla görülmektedir. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 611. maddesi ve devamında düzenlenen bu sözleşme, bakım borçlusu ve bakım alacaklısı taraflarından oluşur. Bakım borçlusunun bakım alacaklısına ölüme kadar bakmayı üstlendiği bu sözleşme, bakım borçlusunun elde ettiğin ivazın işlem türüne göre “borçlar hukuku nitelikli” veya “miras hukuku nitelikli” olarak ikiye ayrılarak incelenebilir. Öyle ki; eğer bakım borçlusu karşı edim olarak bir sağlararası kazandırmadan faydalanıyorsa burada borçlar hukuku nitelikli ölünceye kadar bakma sözleşmesi söz konusu olacakken, ölüme bağlı tasarruf şeklinde bir menfaat sağlanmaktaysa miras hukuku nitelikli ölünceye kadar bakma sözleşmesi mevcuttur. Çalışmamızda bu sözleşmenin içeriği, kuruluşu, hüküm ve sonuçları, şekli ve sona ermesine ilişkin konular incelenmiş bulunmaktadır.

Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi, Borçlar Hukuku, Miras Hukuku, Ölüme Bağlı Tasarruf, Sağlararası Tasarruf.

When the elder people face difficulty in taking care of themselves, lifelong support agreements are preferred often preferred in the Turkish Law. These agreements, which are stipulated in 611th and following articles of Turkish Code of Obligations, consist of two parties that are being supported and the supporter. These agreements can be evaluated under two groups which varies according to the property of supported’s performance: those having “obligations law character” and those having “inheritance law character”. If the supporter is satisfied with a testamentary disposition of the supported, the contract has the inheritance law character. However, if the supporter benefits from an inter vivos transaction, the contract has the obligations law character. In our study; content, formation, effects and consequences, form and termination of the lifelong support agreements are examined.

Lifelong Support Agreement, Obligations Law, Inheritance Law, Testamentary Dispoisiton, Inter Vivos Transaction.

I. Giriş

Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, ileriki yaşlarda, özellikle sosyal güvencesi bulunmayan, ya da sosyal güvencesi bulunsa bile bakıp kendisi ile ilgilenecek yakınları olmayan, buna karşılık bir takım malları olan kişilerin bakımı ve gözetimini amaçlayan sözleşmeler arasında yer almaktadır. Bu sözleşme Türk Borçlar Kanununda düzenlenen isimli sözleşmelerden biridir. Kanun koyucu bu sözleşmeyi özel olarak düzenleyerek, toplumda belli yaşa ulaşmış, kendi kişisel işlerini tek başına karşılayamayan, yardıma, bakıma ve hatta gözetime muhtaç kimselerin ihtiyaçlarının karşılanmasını hedeflemiştir.

Hukukumuzda bir dönem oldukça yaygın bir uygulama alanı bulan ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bir dönem önem yitirse de son yıllarda bakım ve gözetim işlevini üstlenen kurum ve kuruluşların da artması sebebiyle önemini yine kazanmaya başlamıştır. Ölünceye kadar bakma sözleşmeleri hukuk sistematiğimiz içinde borçlar hukukunun yanı sıra miras, icra ve iflas vb. hukuk dallarında da karşılık bulmaktadır. Sözleşmenin niteliği ve düzenlenmesi ile ilgili Borçlar Kanununda ayrıntılı düzenlemeler yapılmakla birlikte, uygulamada bu sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümü noktasında diğer hukuk dallarına da ve özellikle miras hukukuna da başvurmak gerekmektedir.

Temelde konuya yaklaşılacak olursa, sözleşmenin bakım alacaklısının yerine getireceği edimlerin ve bu edimlerin sonuçlarına bağlı olarak iki grubu ayrılması ve bu şekilde nitelendirilmesi mümkündür. Bakım alacaklısının, bakım borçlusundan temin edeceği bakım alacağına karşılık sağlar arası bir tasarrufla mal varlığı değerlerinin tamamını veya bir kısmını devretme borcu altına girdiği sözleşmeleri “borçlar hukuku nitelikli ölünceye kadar bakma sözleşmeleri”, buna karşılık bakım alacaklısının, bakım alacağına karşılık bakım borçlusunu ölüme bağlı bir tasarrufla, kendisine mirasçı olarak atamasıyla yerine getirdiği sözleşmeleri “miras hukuku nitelikli ölünceye kadar bakma sözleşmeleri” şeklinde nitelendirmek söz konusudur1 .

II. Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesinin Tanımı ve Hukuki Niteliği

Ölünceye kadar bakma sözleşmesinde bakım borçlusu, bakım alacaklısını yaşadığı sürece (ölünceye kadar) bakıp, gözetme borcu üstlenirken, bakım alacaklısı da ona malvarlığının tamamını veya bir kısmını ya da herhangi bir mal varlığı değerini devretmeyi üstlenmektedir2 . Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 611. maddesinde;

“Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bakım borçlusunun bakım alacaklısını ölünceye kadar bakıp gözetmeyi, bakım alacaklısının da bir malvarlığını veya bazı malvarlığı değerlerini ona devretme borcunu üstlendiği sözleşmedir.

Bakım borçlusu, bakım alacaklısı tarafından mirasçı atanmışsa, ölünceye kadar bakma sözleşmesine miras sözleşmesine ilişkin hükümler uygulanır.” şeklinde tanımlanmıştır.

Kanunla getirilen bu tanımlamaya paralel olarak öğretide ve yargı kararlarında çeşitli şekillerde ölünceye kadar bakma sözleşmesinin tanımının yapılmaya çalışıldığı görülmektedir. Bununla birlikte yapılan her tanımda, bir takım hususların öne çıkarılarak, bazı hususların geride bırakıldığı belirtilebilir. Bütün bunlardan yola çıkarak, Kanunda yapılan tanımı da kapsayacak şekilde, ölünceye kadar bakma sözleşmesini, bakım alacaklısının, bakım borçlusunun kendisine hayatı boyunca bakıp gözetmeyi üstlenmesine karşılık bir malvarlığı değeri devretmeyi üstlendiği bir sözleşme olarak ifade etmek mümkündür3 .

Niteliği itibariyle, bakım borçlusu önceden belirli olamayan bir taahhüdün altına girmektedir. Diğer bir ifade ile bakım borçlusu, bakım alacaklısının her ne kadar gerçekleşecek mali külfetleri karşılayacak olması sözleşme ile kararlaştırılsa da kapsamının önceden tahmin edilemeyeceği, sonucun talih ve tesadüflere bağlı olduğu bir edim yükünün altına girmektedir4 . Bakım borçlusu, bakım alacaklısı ölünceye kadar sözleşme devam ettiği sürece, onun bütün ihtiyaçlarını karşılamak durumundadır.

Buna karşılık, bakım alacaklısı da ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile kendisine bakılmasının karşılığı niteliğinde, bakım borçlusuna ya sağlığında mameleki bazı değerleri, ya mal varlığının tamamını veya bir kısmı devretmekte ya da onu terekesinin bir kısmı veya tamamı üzerinde mirasçısı olarak atamaktadır.

Tam iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme olması sebebiyle tarafların yüklendikleri hem hak hem de ödevler bulunmaktadır5 . İki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde, sözleşmenin her iki tarafı da borç yüklenmektedir. Ölünceye kadar bakma sözleşmesinde de tarafların borçlarının birbirine karşılık gelmesi ile bir tarafın borcu, diğer tarafın borcunun karşılığını teşkil etmektedir. Diğer bir ifade ile ölünceye kadar bakma sözleşmesi akdedildiğinde, taraflardan her biri söz konusu borç ilişkisinde hem alacaklı hem de borçlu olmak şeklinde bir edim değişimi gerçekleşmektedir. Bu durumda, taraflardan biri kendi borcunu ifa etmekle mükellef olmakla birlikte, aynı zamanda karşı taraftan borcunu ifa etmesi talep edebilmektedir. Her halükarda, bakım alacaklısı kendisine bakılması konusunda taleplerini iletirken, bakım borçlusuna gerekli mal varlığı değerlerini devretmek durumundadır. Bakım borçlusu da sözleşme gereği üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmek zorundadır.

Ölünceye kadar bakma sözleşmesi ivazlı bir sözleşme niteliğindedir. Çünkü sözleşmenin her iki tarafı da birbirine karşı belirli bir edimi yerine getirmek zorunluluğu üstlenmektedir. Fakat hayatın olağan akışı gereği tarafların birbirlerine karşı üstlendikleri edim ve karşı edimin tam olarak eşit olması beklenmemektedir. Edimlerin birbirine eşit olmadığı durumlarda ise karma ölünceye kadar bakma sözleşmesi söz konusu olmaktadır. Bu durumda bile sözleşmeye TBK m. 611’de yer alan hükümlerin uygulanması gerekmektedir.

Ancak, taraflardan birinin sözleşme ile üstlendiği edimi tamamen karşılıksız ya da diğer bir ifade ile ivazsız olarak yerine getirmesi durumunda ölünceye kadar bakma sözleşmesi değil, aralarında bir bağışlama sözleşmesinin varlığından söz etmek gerekecektir. Böyle bir hukuki ilişkide TBK’nın ölünceye kadar bakma sözleşmesine dair hükümleri yerine bağışlama sözleşmesine dair hükümleri uygulanacaktır6 .

Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin kurulması tarafların borçlarını yerine getirmelerine bağlı olmadığı için, sözleşme, rızai bir sözleşme niteliğindedir. Sözleşmenin sürekliliği ise bakım borçlusunun bakım alacaklısının yaşadığı sürece bakmak zorunluluğundan kaynaklanmaktadır. Ancak bakım alacaklısının borcu bir malvarlığını ve malvarlığı değerini bakım borçlusuna devretmek olduğundan onun borcu sürekli değil, ani edimli bir borç olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bütün bu yukarıda belirtilen hususları da içerecek şekilde ölünceye kadar bakma sözleşmesini, tam iki tarafa borç yükleyen, ivazlı, rızai ve sürekli borç doğuran bir sözleşme olarak nitelendirmek mümkündür7 .

III. Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesinin Türleri

Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin uygulamada iki farklı türde yapılması mümkündür. Bu anlamda sözleşme sağlar arası bir işlem şeklinde ve borçlar hukuku nitelikli akdedilebileceği gibi, ölüme bağlı tasarruf şeklinde ve miras hukuku nitelikli de akdedilebilir.