Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Delillerin, Suçun İşlendiği Hususunda Yeterli Şüphe Sebebi Oluşturması (CMK m. 170/2)

Murat BALCI

Cumhuriyet Savcısının kamu davası açabilmesi için topladığı delillerin, suçun fail tarafından işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturması gerekir. Delillerin yeterli şüphe sebebi oluşturup oluşturmadığı da savcı tarafından yapılacak değerlendirme ile ortaya konulacaktır. Çalışmamızda şüphe kavramı ve özellikle toplanan delillerin “yeterli şüphe” oluşturmasının ne anlama geldiği üzerinde durulacak, Yargıtay kararları da değerlendirilmek sureti ile iddianame düzenlenmesi, kabul edilmesi ve iadesi bakımından yeterli şüphe ele alınacaktır.

Yeterli Şüphe, İddianame, Savcı, Delillerin Değerlendirilmesi, İddianamenin İadesi

The evidence collected by the public prosecutor to file a case, would have to create sufficient suspicion that acrime was committed by the offender. The public prosecutor will made an assesment to reveal whether the evidences are sufficient to create a reason for suspicion or not. This study will be discussed, the concept of doubt, what is the meaning of the evidences obtained are enough to create a “sufficient suspicion”and also preparation, acceptancy and return of an indictment in consideration of the Court of Appeal decisions.

Sufficient Evidence, Indictment, Public Prosecutor, Consideration of Evidences, Return of an Indictment.

GİRİŞ

1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun sistemi, delillerin mümkün olduğunca soruşturma aşamasında hukuka uygun bir şekilde toplanması, toplanan delillerin mahkemece değerlendirilerek maddi gerçeğin ortaya çıkarılması esasına dayalıdır. Kuşkusuz kovuşturma aşamasında, iddia ve savunma makamının ileri sürdüğü veya mahkemenin re’sen toplanmasına gerek gördüğü deliller de hüküm tesisi için gerekli olabilir. Çünkü kovuşturma aşamasının sonucunda hüküm kurulması için isnat edilen suçun sabit olması gerekmektedir. Mahkeme tarafından yeterli şüphe ile sanığın mahkûm edilmesi mümkün değildir. Kovuşturma safhasının tek bir duruşmada tamamlanabilmesi için kural olarak savcılığın bütün delilleri bu aşamada toplaması gerekir. Ancak tüm delillerin toplanamamış olması, iddianame düzenlenmesine engel değildir.

CMK’nın kamu davasının açılması bakımından kabul etmiş olduğu esas prensip, “kovuşturma mecburiyeti” ilkesidir. CMK’nın 170’inci maddesinin ikinci fıkrasında; “Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı, bir iddianame düzenler” denilmek suretiyle bu husus ifade edilmiştir. Cumhuriyet savcılığı soruşturma aşamasında olayı aydınlatacak bütün delilleri toplayıp, değerlendirecek, şüpheliye yapılan isnadın yeterli şüphe oluşturması halinde iddianame düzenleyecektir.

Görüldüğü üzere CMK, iddianamenin düzenlenmesi için “yeterli şüphe”yi aramaktadır. Soruşturma aşamasında kural olarak maddi gerçeğin ortaya çıkarılması; başka bir anlatımla subut aranmaz. Bu evrede dava açılabilmesi, iddianame düzenlenmesi için yeterli şüphe sebebi oluşturan delil olup olmadığına bakılır.