Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Ceza Hükmü İçeren Kararların 
tebliği ve Kesinleşmesi

Hüsnü ALDEMİR

Ceza yargılamasında tebligatın büyük önemi vardır: Soruşturma ve kovuşturma aşamasında yapılan bazı işlemlerin hüküm ifade edebilmesi veya tarafların yaptıkları işlemlerin hüküm ifade edebilmesi için, yapılması gereken tebligatların daha önce yapılmış olması gerekir. Bir kişi hakkında soruşturma veya kamu davası açıldığını ancak tebligat yolu ile öğrenecek ve kendini savunma imkânına sahip olacaktır. Yine özellikle ceza yargılamasının sağlıklı bir biçimde sürdürülmesi, iddia ve savunma ile, delillerin eksiksiz olarak toplanıp tartışılabilmesi için öncelikle tarafların yargılamadan haberdar edilmeleri ile mümkündür. Bunun gibi soruşturma aşamasında verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararına karşı yapılacak itiraz ile ceza mahkemesince yoklukta verilen hükümlere karşı kanun yoluna başvurma süresi tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar. Bundan dolayı tebligatın ilgili mevzuat hükümlerine uygun olarak hazırlanmış ve usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olması gerekir. Tebligatın önemi karşısında, bu çalışmada da, ceza yargılaması açısından tebligat üzerinde durularak, özellikle, ceza hükmü içeren ilamların tebliği ve kesinleşmesi konuları Yargıtay kararları ile uygulamacılara yol göstermesi amacıyla ayrıntılı olarak ele alınacaktır.

Tebligat, Ceza Hükmü İçeren İlamlar, Cezanın Kesinleşmesi, İlan Yoluyla Tebligat.

A. CEZA HÜKMÜ İÇEREN KARARLARIN TEBLİĞİ

Ceza yargılama hukukunda tebligat, soruşturma ve kovuşturma aşamasında ilgili kişilerin, soruşturma ve kovuşturma ile ilgili bir işlemin öğrenebilmesi için, usulüne uygun bir biçimde yazı veya ilân yolu ile yapılan, bilgilendirme yanında belgelendirme özelliği de bulunan resmî usul işlemine denir.

Ceza yargılamasında tebligatın büyük önemi vardır: Soruşturma ve kovuşturma aşamasında yapılan bazı işlemlerin hüküm ifade edebilmesi veya tarafların yaptıkları işlemlerin hüküm ifade edebilmesi için, yapılması gereken tebligatların daha önce yapılmış olması gerekir. Bir kişi hakkında soruşturma veya kamu davası açıldığını ancak tebligat yolu ile öğrenecek ve kendini savunma imkânına sahip olacaktır. Örneğin soruşturma aşamasında tanık veya şüpheli hakkında zorla getirme kararı verilebilmesi için kural olarak, ilgililerin usulüne uygun olarak davetiye ile çağrılması gerekir. Yine özellikle ceza yargılamasının sağlıklı bir biçimde sürdürülmesi, iddia ve savunma ile, delillerin eksiksiz olarak toplanıp tartışılabilmesi için öncelikle tarafların yargılamadan haberdar edilmeleri ile mümkündür. Örneğin kovuşturma aşamasında sanığın sorguya çekilmesi için iddianamenin, çağrı kâğıdı ile birlikte sanığa tebliğ yapılması gerekir (m. 176, I). Duruşma günü ile tebligatın çıkarıldığı tarih arasında en az bir haftalık bir sürenin bulunması gerekir. Bunun gibi soruşturma aşamasında verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararına karşı yapılacak itiraz ile ceza mahkemesince yoklukta verilen hükümlere karşı kanun yoluna başvurma süresi tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar. Bundan dolayı tebligatın ilgili mevzuat hükümlerine uygun olarak hazırlanmış ve usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olması gerekir.

Adli tebligat, 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Tüzüğü hükümleri ile Ceza Muhakemesinde bulunan özel hükümler gereğince yapılır.