Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Ücret Ödenmemesinin Hukukî Sonuçları

Öcal Kemal Evren

Ücret yapılan işin karşılığı olarak, işverenin iş sözleşmesinden kaynaklanan en önemli borcudur ve bu borcun yerine getirilmemesi işvereni hukuken sorumlu kılmaktadır. İşverenin ücretin ödenmemesi veya eksik ödenmesinden kaynaklanan sorumluluğu; işçinin işverenin mal varlığına doğrudan veya dolaylı olarak başvurmasını sağlayan ve onu ödemeye zorlayan aynen ifayı isteme, iş yapmaktan kaçınma, tazminat isteme, faiz isteme, iş sözleşmesini feshetme, hapis ve kanuni ipotek hakkı gibi seçimlik haklar ile gecikme zammı, belli sözleşme hükümlerini yok sayma ve uygulanacak statünün kanun tarafından belirlenmesi şeklindeki yasa hükümlerinden oluşmaktadır.

Ücret, Ücretin Ödenmemesi, Hukukî Yaptırım, 4857 Sayılı İş Kanunu, Fesih,İşçi, İşveren, Muaccel.

Giriş

Ücretin işçi ve ailesinin tek geçim kaynağı olması itibarıyla, elde edilip edilmemesinin, giderleri karşılamaya yetip yetmemesinin hem işçi ve ailesinin hem makro anlamda tüm toplumun ekonomik ve sosyal hayatını yakından ilgilendiren bir önemi bulunmaktadır. Bu nedenle ücretin işverene, üçüncü kişilere ve hatta işçinin kendisine karşı korunması yoluna başvurulmaktadır. Ancak ücret ödeme sorumluluğu büyük anlamda işverene düştüğü için bu koruma araçları da genellikle işverenin iş ve işlemlerine karşı olmaktadır.

Bilindiği üzere ücreti tam olarak; belirlenen yerde, zamanda ve şekilde ödeme ve ücret ödemelerinde eşit davranma borcu bulunan ve bu nedenle ücret ödeme sorumluluğu belli bazı haller dışında, üstüne düşen işverenin ücret ödeme sorumluluğunu yerine getirmemesi halinde işçinin başvurulabileceği pek çok kanuni yol bulunmaktadır. Bu kanuni yollar bir yandan işvereni ücret ödemeye zorlarken bir yandan kamu düzeni ile ilişkilendirilmiş bulunan ücreti ödememenin cezai yaptırımlarını işveren üzerinde uygulayarak muhalefetin bir daha ortaya çıkmamasını sağlamaktadır.

İşvereni ücret ödemeye zorlayan kanuni yollar, hukukî yaptırımlar olarak kabul edilirken, bir daha muhalefetin ortaya çıkmasını engellemeye çalışan hukuk normları da cezai yaptırımlar olarak betimlenmektedir. Hukukî yaptırımlar ise işçiye seçimlik bir yol tanıyan ve işçinin inisiyatifine bırakılmış hukukî yaptırımlarla, kanun tarafından öngörülmüş hukukî yaptırımlardan meydana gelmektedir.