Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Kamu Görevlerinden Ayrılanların 
yapamayacakları İşler Hakkında Kanun ve Bakan Yardımcılarının Durumu

Hakan ARSLAN

Çalışmamız kapsamında öncelikle, genel hatlarıyla “çalışma hürriyeti” ve “çalışma hürriyetinin sınırlandırılması” kavramlarına değinilecek; ardından da, çalışmanın asıl hareket noktasını oluşturan ve kapsamına giren yerlerdeki görevlerinden her ne sebeple olursa olsun ayrılan kamu görevlilerinin birtakım idarelere karşı, belli sürelerle ve belli konularda doğrudan veya dolaylı olarak görev veya iş almalarını, taahhüde girmelerini, komisyonculuk ve temsilcilik yapmalarını kısıtlayıcı düzenlemelerin yer aldığı 2531 sayılı “Kamu Görevlerinden Ayrılanların Yapamayacakları İşler Hakkında Kanun” incelenerek bu Kanunun ihlalinden söz edilebilmesi için birlikte değerlendirilmesi gereken hususlar yargı kararları ışığında ortaya konulmaya çalışılacaktır. Son olarak ise, söz konusu değerlendirmeler doğrultusunda, 08.06.2011 tarihinde yayınlanan 643 sayılı KHK ile ihdas edilen Bakan Yardımcılığı kadrolarında görev alacakların 2531 sayılı Kanun karşısındaki durumları irdelenmeye çalışılacaktır.

Çalışma Hürriyeti, Kamu Görevinden Ayrılanların Yapamayacaklar İşler, Bakan Yardımcıları.

Çalışma hürriyeti, bir kişinin iş yapma, ekonomik faaliyete girişme ve seçtiği mesleği ve sanatı icra etme konusunda sahip olduğu özgürlük olarak tanımlanabilir1.

1982 Anayasasına göre çalışma hürriyeti, sözleşme hürriyeti ile birlikte ele alınarak bir temel hak ve özgürlük olarak düzenlenmiş; ayrıca çalışmanın, bir hak ve ödev olduğu hüküm altına alınmıştır.

1982 Anayasasının 48’inci maddesine göre; herkes, dilediği alanda çalışma ve sözleşme hürriyetlerine sahip olduğu gibi özel teşebbüsler kurmak da serbesttir. Diğer yandan 48’inci maddenin devamında Devletin, özel teşebbüslerin milli ekonominin gereklerine ve sosyal amaçlara uygun yürümesini, güvenlik ve kararlılık içinde çalışmasını sağlayacak tedbirleri alacağı hüküm altına alınmıştır.