Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Anonim Şirketlerde Bölünme: 
yeni TTK, KVK ve SPK Düzenlemeleri

Yavuz AKBULAK

Bölünme, 6762 sayılı yürürlükteki TTK’da düzenlenmemiş olmakla birlikte, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun (KVK) 19-20’nci maddelerinde, Maliye Bakanlığı ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından düzenlenen ve 16.09.2003 tarihli ve 25231 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Anonim ve Limited Şirketlerin Kısmi Bölünme İşlemlerinin Usul ve Esaslarının Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ”de ve halka açık anonim ortaklıklar açısından da Sermaye Piyasası Kurulunun (SPK) 14.07.2003 tarihli ve 25168 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Seri: I, No: 31 “Birleşme İşlemlerine İlişkin Esaslar Tebliği”nin 20/A maddesi ve 2003/58 sayılı Haftalık Bülten’le kamuya duyurulan 21.11.2003 tarihli ve 60/1393 sayılı İlke Kararı’yla düzenlenmiştir. Bölünme işlemleri 6102 sayılı yeni TTK’da 159-179’uncu, 191-193’üncü ve 421’inci maddelerde düzenlenmiştir. Makalede söz konusu mevzuat hükümleri ayrıntılı olarak incelenmektedir.

Birleşme, Bölünme, Tam Bölünme, Kısmi Bölünme.

I. GENEL OLARAK

Birleşmenin karşıt kavramı olarak bölünme; ekonomik konjonktüre bağlı olarak gündeme gelmekte; genel anlamda büyük ve hantal işletmelerin ekonomik gelişmelere uyum açısından esneklik kazanabilmek için ayrı ayrı yapılandırılması ve küçülmeleri anlamında kullanılmakta olup, bir şirketin bilançosunda yer alan malvarlığı unsurlarının, kısmen ya da tamamen mevcut veya yeni kurulacak olan şirketlere devredilmesi işlemi olarak tanımlanabilir. Bölünme, ekonomik olarak küçülme amaçlı olabileceği gibi, verimli olmayan bölümlerin işletmeden ayrılması, işletmenin bağımsız bir kısmına, örneğin borsaya girmek gibi bir amaçla özerklik kazandırılması, belirli bir sektörde yoğunlaşma hedefi, vergi sorunları, miras paylaşımı vb. nedenlerle de yapılabilmektedir.

Daha çok ayni sermaye konulması niteliğinde bir işlem olan bölünme, en genel haliyle, bölünen ortaklığın tüzel kişiliğini kaybedip kaybetmemesine göre tam bölünme ve kısmi bölünme olarak ikiye ayrılabilir. Tam bölünme, işletmenin iki veya daha çok bölüme ayrılması, mevcut veya kurulacak başka bir veya birden çok ortaklığa devri işlemi olup, bölünen ortaklığın tüzel kişiliği sona ermekte, ancak tasfiye sürecine girilmeksizin, mal varlığı külli intikal yoluyla devredilmekte ve ortaklar yeni şirkette pay sahibi olmaktadırlar. Kısmi bölünmede ise ortaklık tüzel kişiliğini kaybetmemekte, işletmenin belli bir bölümü ya da bölümleri yeni ortaklığa devredilmekte, bölünen ortaklığın devrolan malvarlığı oranında sermayesi azalmakta ve ortaklara yeni ortaklığın hisseleri verilmektedir.

Bölünme, 6762 sayılı yürürlükteki TTK’da düzenlenmemiş olmakla birlikte, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun (KVK) 19-20’nci maddelerinde, Maliye Bakanlığı ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından düzenlenen ve 16.09.2003 tarihli ve 25231 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Anonim ve Limited Şirketlerin Kısmi Bölünme İşlemlerinin Usul ve Esaslarının Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ”de ve halka açık anonim ortaklıklar açısından da Sermaye Piyasası Kurulunun (SPK) 14.07.2003 tarihli ve 25168 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Seri: I, No: 31 “Birleşme İşlemlerine İlişkin Esaslar Tebliği”nin 20/A maddesi ve 2003/58 sayılı Haftalık Bülten’le kamuya duyurulan 21.11.2003 tarihli ve 60/1393 sayılı İlke Kararı’yla düzenlenmiştir.